Les témoignages
Béatrice B. , 65 yaşında, emekli
Elodie ile yüz yüze bir felsefi danışmanlık seansı yaptım. Daha ilk andan itibaren kendimi güvende hissettim. Elodie dikkatle dinliyor, yerinde sorular soruyor ve bunu incelik, nezaket, dürüstlük ve saygıyla, ama aynı zamanda büyük bir titizlikle yapıyor. Yöntemi açıkça ortaya koydu. Söylediklerimi özenle sorguladı. Düşünmeme ve sessiz kalmama zaman tanıdı, benim ritmime uyum sağladı. Alınan notlar sayesinde konulara farklı açılardan baktıktan sonra yeniden dönebiliyorduk ve hiç farkında olmadığım bağlantılar kuruldu. Kullandığım kelimeleri netleştirme konusundaki ısrarı, bazen dile getirmesi zor olan şeyleri açığa çıkarmama yardımcı oldu.Hayatının bir döneminde rahatsız edici bir döngünün tekrar ettiğini fark eden ve bundan tek başına kurtulmakta zorlanan herkese Elodie ile felsefi danışmanlığı seansı tavsiye ederim.
Elodie, gerektiğinde söylediklerimi başka türlü ifade etmeme yardımcı oldu,ilerledikçe daha evvel söylenenleri özetleyip, başlangıçtaki soruyla ilişkilendirmemi kolaylaştırdı. Bu analiz ve içe bakış çalışmasının etkilerini neredeyse hemen hissettim, sarsıcı oldu. En çok şunu fark ettim: Başkalarının benim gibi düşünmediğini kabul etmem gerekiyordu. Ben de onları, onalrın beni yargıladıkları gibi yargılıyordum farkında olmadan.
Şimdi birkaç hafta geçti, danışma sonrasında kişinin kendi üzerinde yapacağı çalışma uzun vadeli bir sürece yayılıyor bence. Kendine dönüp bakmak ve sorgulamak düzenli olarak emek istiyor. İlk faydalarını hızla görsem de, bu alıştırma kolay değil. Sürekli olarak kendini sorgulamak bazen yorucu olabilir, ancak bu süreç, beklentilerimle bağlantılı olarak yaşadığım sıkıntıların nedenlerini anlamamı ve bunları nasıl aşabileceğimi öğretti. Artık karşıma çıkan durumları oldukları gibi daha iyi kabul ediyor ve beklentilerimi sorgulayabiliyorum.
Dışarıdan tutulan ayna, sorulan sorular ve netleştirilen bazı sözler, anda her zaman hoş gelmese de, aydınlatıcı oldular. Eğer bu sözler bizde yankı uyandırıyorsa, üzerinde çalışılması gereken bir konu var demektir. Felsefi bir bakışla psikolojimizi incelemek, ancak değişebilecek noktaları fark edip, kendi kararlarımızı alma konusunda sorumluluğu üstlenmeye hazırsak çok etkili; yeter ki bunun bilincine varalım ve değişime adım atmaya istekli olalım.
Cécile, 47 yaşında, bilgisayar mühendisi
Elodie’yi, dikkatli dinleme kabiliyeti, doğru anlarda paylaştığı felsefî bilgisi, yolumuzu kaybetmeden ilerlememizi sağlayan sorgulama yöntemi ve işindeki kalite açısından şiddetle tavsiye ederim. Onunla hem online atölyelere, hem de bir danışmanlık seansına katıldım. İkisinden de çok memnun kaldım. Felsefeye olan ilgimi Elodie sayesinde keşfettim ve ‘felsefe yapmanın’ ne demek olduğunu anladım. Düşünceyi harekete geçiren, temel sorular sormayı ve bu sorulara birçok farklı şekilde cevap verilebileceğini keşfetmeyi çok sevdim. Bunu hem teşvik edici hem de özgürleştirici buluyorum. Hayatımda olumlu yan etkilerini görüyorum. Gündelik yaşamda farklı durumlarda bu soruları kullanıyorum ve benimseyebileceğim farklı yaklaşımları fark ediyorum. Bu gerçekten iyi geliyor.
Elodie ile iki farklı felsefi çalışma biçimi deneyimledim:
1.Felsefe atölyeleri
Uygulamalı felsefe atölyelerinde konumuz Spinoza’ya göre mutluluktu ve fikirlerinin günlük hayata uygulanabilir olup olmadığını araştırdık. Elodie, söz hakkını adil bir şekilde dağıtıyor ve bizi düşüncelerimizin arkasında durmaya teşvik ediyordu. Mutluluk temasına bağlı farklı kavramları, son derece incelikle ayrıştırmamıza yardımcı olacak şekilde yönlendiriyordu. Gerçekten harika ve öğreticiydi. Hâlâ, her hafta bize verdiği soruları kullanıyorum; bu sorular, günlük yaşamımızda düşüncelerimiz, bedenimiz ve eylemlerimiz arasındaki ilişkileri gözlemlememizi sağlıyordu. Her katılımcı, bir sonraki hafta gözlemlerini ve deneyimlerini paylaşarak tartışmayı besliyordu; bunu yaparken de çeşitli tartışma yöntemleri kullanıyorduk. Konu dağılmaya başladığında Elodie sohbeti toparlamayı biliyordu.
Ayrıca ‘Oyun’ temalı, canlı bir atölyeye de katıldım. Önce kolaj, sonra otomatik yazı çalışması yaptık ve çalışmalarımızı felsefe atölyesinde tartışmanın temeli olarak kullandık. Bu atölyelerin bir diğer avantajı da diğer katılımcıların katkılarını dinlemekti. Hem çok zenginleştirici hem de eğlenceliydi. Bu atölyeleri kesinlikle tavsiye ediyorum ve bir sonrakine katılmak için sabırsızlanıyorum.
2. Felsefi danışmanlık
Elodie’yle zoom üzerinden bir seans yaptık. Çok sakin ve destekleyici bir yaklaşımı var, bu da bana kendi hızımda ilerleme olanağı verdi. Sorum şuydu: ‘Nasıl daha sabırlı olabilirim?’ Soruyu birlikte farklı açılardan ele aldık; tutumlarımın avantaj ve dezavantajlarını inceledik, kullandığım kavramları netleştirmek için tanımlar yaptık, düşünce biçimimi çözümlemek amacıyla ön kabullerim üzerinde çalıştık. Bu, kişinin kendisiyle yüzleşmesi için hatırı sayılır bir çaba, ve normalden biraz daha fazla cesaret gerektiriyor.
Seans kaydedildi. Seyretmek, davranış ve düşünce biçimimi daha iyi anlamamı sağladı. Bu çalışmayı, felsefe atölyelerinin kişiye özel bir tamamlayıcısı olarak görüyorum; burada adeta bir aynaya bakarak kendi mekanizmalarımızı derinlemesine keşfediyoruz. Kendinizi daha derinden tanımak, ön yargılarınızı ya da sınırlayıcı düşüncelerinizi aşmak istiyorsanız bu danışmanlığı şiddetle tavsiye ederim. Elodie’ye tekrar teşekkür ederim.
Agnès G. , 62 yaşında, psikolog, eğitmen, gazeteci
Yüz yüze ve grup içinde gerçekleşen bir uygulamalı felsefe atölyesine katıldım. Doğayla ilişkimiz konusunu ele alan bir günlük etkinliğe katıldım; bu, benim için çok değerli bir konu. Doğada sessiz yürüyüşle ve yürüyüşten dönerken seçtiğimiz bir nesne üzerine yapılan yazı çalışması, atölyeyi çok güzel tamamladı. Hem içerik, hem özgün öneriler, hem de grup yönetimi açısından mükemmel bir deneyimdi. Elodie, çok empatik bir dinleyişe, güçlü bir analiz yeteneğine ve paylaşılan sözlerdeki değeri ortaya çıkarma becerisine sahip. Bilişim alanında eğitmen olduğum için, onun grup yönetimindeki becerilerine, net ve dengeli iletişimine ve aktardığı neşeye özellikle dikkat ettim. Atölyenin düşünme biçimimi değiştirdiğini söyleyemem; ancak kendi argümantasyonumu netleştirmemi ve çok zengin paylaşımlarla dolu, anlamlı bir zaman geçirmemi sağladı. Bu nedenle, grup halinde düşünmenin keyfini yaşamak, başkalarını gerçekten dinlemek ve taze bir bakışla kendi içine odaklanmak isteyen herkese bu atölyeleri tavsiye ederim.
Süheda İmamoğlu, 65 yaşında, beslenme uzmanı
Eda ile tanışmam, hayatımda derin izler bırakan nadir karşılaşmalardan biri oldu. Felsefe danışmanlığı sürecimiz boyunca yalnızca düşünsel bir yolculuk değil, aynı zamanda içsel bir keşif süreci yaşadım. Kendisinin yönelttiği sorular, bakış açımı dönüştüren bir etki yarattı; soru sorma biçimiyle düşünme ufkumu genişletti. Bana kelimelerle, kavramlarla doğal bir bağım olduğunu fark ettirdi. Bu farkındalık, yazma sürecimde bir eşik atlamamı sağladı. Onun önerisiyle katıldığım Sanal Yazı Atölyesi’nde, kendi hayatıma tanıklık ettiğim olayları öykülemeye başladım. Bu, sadece yazma eylemi değil, aynı zamanda yaşantılarımı dönüştürme biçimim haline geldi. Okumayı her zaman sevmiş biriyim, ancak Eda sayesinde farklı alanlarda daha sistemli bir şekilde okuma ve yazma alışkanlığı kazandım. Yaşım ilerlemiş olsa da öğrenmenin ve gelişmenin yaşa bağlı olmadığını, her an mümkün olduğunu onun rehberliğiyle bir kez daha deneyimledim. Eda Elodie, yalnızca bilgisiyle değil, aynı zamanda içtenliğiyle, güven veren yaklaşımıyla ve bireye alan açan tavrıyla da eşsiz bir yol arkadaşıdır. Onu tanımış olmak benim için büyük bir şans. İyi ki Eda'yı tanıdım.
Mehmet Kağan Yavuz, 38 yaşında, müzisyen ve e-ticaret girişimcisi
Felsefi danışmanlık, hayatım boyunca ihtiyacım olduğunu bilmediğim ama ancak seanstan sonra ne kadar ihtiyacım olduğunu anladığım bir çalışmaydı. Seansa net bir soru yerine, birbirinden bağımsız pek çok soruyla girdim. Ancak Eda’nın yönlendirici olmayan, ancak düşünmeye teşvik eden soruları, beni tüm bu soruların altında yatan ana meseleye yönlendirdi. Sorulara verdiğim cevaplar, göremediğim bağlantıları açığa çıkardı. Böylece geçmişte verdiğim kararların, şu an yaşadığım kararsızlıklarla ilişkileri konusunda bir saat içinde şaşırtıcı bir netliğe ulaştım. Şimdi sorguladığım konuda, kendimi daha iyi tanıdığımı çünkü davranışlarımı daha iyi anladığımı hissediyorum. Seansın bana kazandırdığı içgörüler, hemen işimle ilgili daha net planlar yapabilmemi mümkün kıldı. Eda ile yaptığımız felsefi danışmanlık seansının bana en büyük hediyesi, kazandığım farkındalığın hayatıma doğrudan etkilerinin olması oldu. Bu çalışma, hayatımın diğer alanlarında da kendime daha uygun kararlar alabilmemi ve eyleme geçebilmeme yardımcı oldu.
Felsefi danışmanlığın, kör noktalarını fark etmek için zihnini aktif ve bilinçli bir şekilde kullanmaya ihtiyaç duyan herkes için gerekli olduğunu düşünüyorum. Yıllar içinde biriktirdiğim düşünceleri ve karmaşık hisleri çözümlememe yardımcı oldu ve en önemlisi kendi çözüm süreçlerimi düşünmeme olanak sağladı.
Bundan sonra hangi konuyla ilgili olursa olsun zihnimde bir takılmışlık veya karmaşıklık hissettiğimde, bu hizmete başvuracağımı biliyorum ve bunu herkese tavsiye ediyorum.
Danışmanlık seansı haricinde, ayrıca Eda’nın Epiktetos ve Spinoza ile ilgili online pratik felsefe atölyelerine de katıldım. Eda, felsefe atölyesini sorularla yönlendiriyor, hepimizin dengeli katılımını sağlıyor, herkesin cevaplarını dikkatle dinliyor ve sorular soruyor. Gerektiğinde paylaştığı tarihi bilgiler ve somutlaştırıcı örnekler ile atölyenin her dakikasını son derece verimli bir hale getiriyor.
Bildiğimi düşündüğüm konularda, Eda’nın metinleri netleştiren ve somutlaştıran soruları ve diğer katılımcıların yorumları sayesinde, bu filozofların düşüncelerini hem tarihi bağlam içinde, hem de farklı yorumlar üzerinden yeniden keşfettim. Bu analiz çalışması okuduklarıma yüklediğim kişisel anlamları fark edip, onlardan sıyrılmamı sağladı ve üzerinde çalıştığımız birkaç paragrafın çok boyutluluğunu ve zenginliğini keşfetmemii mümkün kıldı. Şimdi felsefi metinleri daha önyargısız bir şekilde okuyabiliyorum ve bu filozofları eskisinden de çok seviyorum. Bu atölyeler, tüm katılımcılar için daha zengin bir düşünsel hayatın kapılarını açıyor.
Bu yüzden, mutlaka tekrar katılmak istiyorum.
Logann Huet, 29 yaşında, mevsimlik işçi
Danışmanlık seansı sayesinde, bazı durumlarda kendiliğinden ortaya çıkan ve kendimi ifade etmemi engelleyen otomatik mekanizmaları gün yüzüne çıkarabildim. Seans, bu mekanizmaların nasıl ortaya çıktığını ve tutumlarımın nedenlerini anlamama yardımcı oldu. Yapılan çalışma sonradan hayatımda çok etkili oldu. Artık içimde neler olup bittiğini daha net hissedebiliyor ve nasıl tepki vereceğime daha açık bir şekilde karar verebiliyorum. Elodie, dikkatli dinliyor ve kırmadan, dürüstçe ve yapıcı bir şekilde ayna oluyor. Seans boyunca, sadece lazım olduğunda bilgisini nokta atışı paylaşıyor ve sürecin bundan sonra benim elimde olan kısmını, sorularıyla, bana tavsiye vermeden, netleştiriyor. Bu, insanın kendi zihni üzerine yapabileceği bir meditasyon gibi. Bu çalışma bana, çoğu zaman farkında olmadığımız güçlü bir koşullanmanın etkisi altında olduğumuzu da gösterdi. Koşullanmalarımızı fark ettiğimiz anda, onlardan sıyrılmak için sahip olduğumuz gücü deneyimlemek çok güzel bir duygu. Seans sonrasında, durumlara daha kolay mesafe koyabildiğimi gördüm, her ne kadar zamanla bu etkiler bazen azalsa da. Sarsıcı ama çok etkili bir deneyimdi, bayıldım.Kesinlikle tavsiye ederim.
Seans aşamalı ilerliyor; başlangıçta bunun beni nereye götüreceğini anlayamadım. Sadece bir saat içinde bu kadar derin bir farkındalığa varacağımı hayal etmiyordum. Başlangıçtaki sorumla bağlantısını göremediğim ama keşfetmek istediğim gerçek kapıları aralayan başka sorular ortaya çıktı. İlk başta cevaplarım karışıktı ama Elodie’nin sakin, özenli ve destekleyici yaklaşımıyla yavaş yavaş düşünmeye zaman ayırdım ve sözlerimi dolayısıyla düşüncelerimi netleştirebildim. Göremediğim tüm bağlantılar sonunda netlik kazandı.
Kullandığı yöntem adeta cerrahi bir hassasiyet taşıyordu; söylediğim her kelime titizlikle sorgulanıyor, bu da beni kendi düşünme, korunma ve karar mekanizmalarımı analiz etmeye zorluyordu. Başta rahatsız ediciydi ama sonunda çok iyi geldi. Hissettiğim rahatsızlık üzerine gitmeye değer hassas bir alanın işaretiydi. Düşünmek, içimdeki karanlık ve bilinçdışı bölgeleri aydınlatmak gibiydi; ya da daha doğrusu, sadece kısmen farkında olduğum ama nasıl derinleştireceğimi bilmediğim alanları yargılamadan görüp üzerine düşünebilmekti. Aslında bu, kendimi anlamak ve kendi yarattığım zincirlerden kurtulmak için aşılması gereken bir adımdı. Kendini görme cesaretini gösterebilmek için gerçek bir öz-kabullenme gerekiyor ve bu her zaman için kolay değil, çıplak kalmak gibi. Bu düşünce pratiğini içselleştirmek ve farkındalık noktalarının pekişmesi için birkaç seans yapmak çok faydalı oldu. İlk seans, feneri yakıp kendime ait, dikenli bir yol keşfetmek gibiydi. Ama bu yeterli değil; sonra o yolu temizlemek için, seans sırasında sorulan sorularla kazanılan netlik silahını kuşanmak gerekiyor. Sonrasında bu yolun zamanla açık kalmasını sağlamak için seansı seyretme süreci de pek kolay değil. Kendine dair farkındalığını tazelemek için bu çalışmayı ara ara tekrarlamak iyi olur.
Cecilia Iovino – 31 yaşında – Etnograf ve dansçı
Elodie ile yaptığımız seanslar sayesinde kendime güven kazandığımı hissediyorum; o, alışık olmadığımız başka bir düşünme yolunu gösteriyor. Bazen kendinle yüzleşmek zor geliyor ama diyaloğu kurma biçimi, bunu kişisel bir saldırı gibi algılamamamı sağladı ve bu sayede düşünebilmeye başladım. Bu, sanki kendi düşüncelerinle sevgiyle oynamak gibi bir şey. Düşünceler tarafından işkence görmek yerine, düşünürken kendini izleyebildiğinde, o düşüncelere karşı bir ilgi uyanıyor. Her şey hafifliyor. Bana son derece ağır gelen ve engel olarak gördüğüm hislerim ve düşüncelerimle ilgili yaşadığım hafifleme sayesinde, düğümlenmiş noktalarda çözülmeyle gelen, akışta olma hissini uyandırdı. Üç seans yaptık. Her seferinde, farkına bile varmadan beni korkularımın gizli ve karanlık bahçesine, sorularıyla yumuşaklık ve şefkatle götürdü. Elodie ile kendimi güvende hissediyorum. Bu içinde gezince kaybolduğum bahçeye birlikte ışık taşıyoruz. Artık korkmak için bir sebep olmadığını görüyorum ve artık kendi kendime, çok daha rahat gezebiliyorum. Oraya ulaşmak dikenli bir yol geçmemiz gerekmiş olsa da, seansın sonunda her zaman kabullenme ve huzur hissiyle, tatlı bir yorgunluk hissettim. Kendini tanımak, kendiyle dostluk kurmak ve köklenmeye ihtiyaç duyan herkese Elodie ile bu felsefi yolculuğu tavsiye ederim.
Sorunlarım tamamen ortadan kalkmadı, ama danışmanlık onları farklı bir şekilde görmem için bir yol açtı ve kullanabildiğim anahtarlar verdi. Elodie, kırılganlıklarımı fark ettiğinde, geçmişimle ilgili daha derin sorunları çözmem için hangi uzmana yönelmem gerektiğini anlamama da yardımcı oldu. Duygularımı karşılama şekli, onlar beni seans sırasında boğmadan, onları daha iyi anlamamı ve taşıyamadığım ağır yoğunluğun hafiflemesini sağladı.Bu çalışmaya tek başıma devam ediyorum ve farkındalıklarım sürüyor. Zor zamanlarda, seansın kilit anlarına dönüyorum; orada bir şeyin çözülmeye başladığı, paylaşımla netlik kazandığı o âna tutunuyorum ve bunu şimdiki zamana taşıyorum. Artık her zaman olmasa da, eskisine kıyasla çok daha fazla, kendime daha dostça davranabiliyorum. Kendime karşı daha fazla sevgi ve yumuşaklık hissediyorum. Zihnimin karmaşık ve anlaşılmaz yollarını, onları gözlemlemeye ve kendime sorular sormaya zaman ayırdığımda, sakinleştirebiliyorum.
Morgane Coste, 29 yaşında, şoför ve zanaatkâr
Doğa temalı bir felsefe atölyesine katıldım. Canlandırıcı, düşündürücü ve çok keyifli bir deneyimdi. Söylenen her şeyi sorgulayarak ve ilk bakışta görünmeyen bağlantılar kurarak düşünmek harikaydı. Bu tür kolektif paylaşımlar çok değerli. Bu şekilde diyalog kurmaya pek alışkın değiliz ama bence hepimizin buna ihtiyacı var. Başkalarının ne düşündüğünü keşfetmek hoşuma gitti; hiç aklıma gelmeyecek bakış açılarını açtı. Kendi fikirlerimi savunmak için konum almak da çok hoşuma gitti, bakış açımı paylaşmak ve ardından bunun sorgulanması bana çok iyi geldi. Atölyeden enerji dolu bir şekilde ayrıldım ve devam etme isteğiyle.
Bir de bireysel danışmanlık seansı aldım. Bu benim için rehber eşliğinde içsel yolculuk oldu. Yargılamayan ve tarafsız bir bakış eşliğinde, yumuşak bir yönlendirmeyle kendime doğru bir yolculuk yaptığımı hissettim. Kolay bir egzersiz değil, konfor alanının dışına çıkmayı gerektiriyor. Ama sonrasında bir açıklıkla ve kendimi çok daha iyi hissederek ayrıldım. Şaşkınlıkla fark ettim ki, içimde zaten taşıdığım ama tam anlamıyla bilincine varmadığım bazı anahtarlar varmış. Bu çerçeve, sınırlayıcı düşüncelerimin farkına varmamı ve kendi çözümlerimi üretmemi sağladı. Gündelik hayatta, zihnimi berraklaştırmak için seans sırasında sorulan sorulara geri dönebilmek ise bence çok faydalı ,bu sorgulama yöntemiyle içimdeki netliği yakalamam çok kolaylaştı.
Bir de bireysel danışmanlık seansı aldım. Bu benim için rehber eşliğinde içsel yolculuk oldu. Yargılamayan ve tarafsız bir bakış eşliğinde, yumuşak bir yönlendirmeyle kendime doğru bir yolculuk yaptığımı hissettim. Kolay bir egzersiz değil, konfor alanının dışına çıkmayı gerektiriyor. Ama sonrasında bir açıklıkla ve kendimi çok daha iyi hissederek ayrıldım. Şaşkınlıkla fark ettim ki, içimde zaten taşıdığım ama tam anlamıyla bilincine varmadığım bazı anahtarlar varmış. Bu çerçeve, sınırlayıcı düşüncelerimin farkına varmamı ve kendi çözümlerimi üretmemi sağladı. Gündelik hayatta, zihnimi berraklaştırmak için seans sırasında sorulan sorulara geri dönebilmek ise bence çok faydalı ,bu sorgulama yöntemiyle içimdeki netliği yakalamam çok kolaylaştı.
Sedef Karakaş – 37 - Öğretmen ve bilinç alanında araştırmacı
Felsefi danışmanlık, sadece bir sorunu değil, hayatıma bakışımı dönüştürdü. Kaçındığım yönlerime bakmak kolay olmasa da, sonunda kendime daha adil ve meraklı yaklaşmayı öğrendim. Bu çalışma, kendini ve hayatı anlamaya cesaret eden herkes için güçlü bir yolculuk. Elodie’nin anlayışlı, huzurlu ve dürüst yaklaşımı ise, hislerin rahatlıkla ifade edilmesine ve düşüncenin düzenlenmesine bir alan açıyor. Ben bu çalışmayı şifalandırıcı buldum. Felsefi danışmanlık, sorunun doğasını anlamaya yardımcı oluyor. Böylece “Ben neden böyleyim?” diye kendini suçlamayı bırakıp, sorunla doğrudan karşılaşma cesaretini kazandırıyor. Bu da çözüm yolunda atılan en önemli adım. Çözümü kendim geliştirme kısmı da bence çok güzel. Bu çalışmanın, kendini ve hayatı anlamaya istekli, yaşama merakla yaklaşan herkese iyi geleceğinden hiç şüphem yok.
Elodie’yle yaptığım üç felsefi danışmanlık seansı, bana çok kıymetli bir farkındalık süreci sundu. Seanslardan sonra kendime dair bazı temel cümleleri yanımda taşıdığımı fark ettim; bu cümleler, düşünme biçimimi güncellememde anahtar rol oynadı. Bir olay karşısında durup, “Bunu nasıl daha adil ve dengeli karşılayabilirim?” diye sormayı alışkanlık haline getirdim.
Seansların ardından sadece ele aldığımız soruna değil, hayatın başka alanlarına da yayılan bir düşünce biçimi geliştirdim. Bu yaklaşım zamanla bir tür zihinsel kas gibi çalışmaya başlıyor. Düşüncede oluşan temizlik ve açıklık, duygu durumuna da yansıyor; genel yaşam deneyimini daha dengeli ve anlamlı bir hale getiriyor.
Elodie’nin yüreklendirici ve anlayışlı tavrı, ihtiyaç duyduğumuz ama çoğu zaman bulmakta zorlandığımız bir güven ortamı yaratıyor. Besleyici ve açık bir diyalog için çok elverişli bir alan sunuyor. Aynı zamanda, kişinin hem kendisine hem başkalarına yaklaşımını da dönüştürebilecek bir örnek teşkil ediyor. Bu yönüyle de çok değerli buluyorum.
Elbette, bu süreç kolay değil. Seanslar sırasında sorun yaşadığım bir yönüme odaklanmak zaman zaman rahatsız edici oldu. Kaçındığım yerlere bakmak, kolay bir deneyim değil. Ama tıpkı çürük bir dişi çektirmek gibi: yaparken can acıtabilir ama sonunda iyi gelir. Seansın içinde, bu sorunla gerçekten yüzleşiyor olmak bile başlı başına bir rahatlama getiriyor.
Sümeyye Sel Odabaş, 40, Felsefe öğretmeni, P4C eğitmeni ve uygulayıcısı, yazar
Felsefi danışmanlıkla Eda sayesinde tanıştım. Yaklaşık 5 yıldır çocuklar için felsefe atölyeleri düzenliyorum, yetişkinler için eğitmen eğitimleri veriyorum. Felsefi Danışmanlık, topluluk olarak birlikte düşünme egzersizlerinden farklıydı. Tüm sorular ve cevaplar iki kişi arasında geçiyordu. Tüm konuşmanın iki kişi arasında geçmesinin derinleşme konusunda birçok avantajı var. Birbirine bir örgü gibi bağlanan fikirleri görmek heyecan verici bir tecrübe. Seans esnasında başta sorduğum soru üzerine türlü nedenleri ve sonuçları görmek hiçbir dışarıdan müdahaleyle sağlanamazdı. Sıkıntılarımın çözümünün de bende gizli olduğunu keşfetmek çok iyi geldi. İlk soruma yanıtın çok karmaşık ve çok boyutlu olduğunu fark ettiğimde çözümü esasen bulmuştum. Ara ara sorudan kaçar gibi durumlar oldu bunun haricinde genel olarak karşıma çıkan sorulara derin cevaplar verme potansiyelimin olduğunun bir kez daha farkına vardım. Bu fark ediş de bana iyi geldi. Eda’nın Sokrates’in doğurtma yöntemini kullanması en çok ilgimi çekti. Soruların sıralı şekilde ve bağlanarak gelmesi ve danışmanın sürekli geçmiş söylenenleri toparlaması ve yeni kapıları benim söylediklerimden itibaren açması güzeldi. Eda’nın seans esnasındaki yapıcı, anlamaya çalışan ve en uygun soruyu her seferinde sunmaya çalışan tutumu çok iyiydi.
Seans sonrası birtakım konularda önyargılarla hareket ettiğimi, bunun üzerine çalışmam gerektiğini fark ettim. Birilerinin bize dair temel önyargıları olabilir ama ben de önyargılı olarak kızdığım, sinirlendiğim insanlarla aynı durumda olmuş oluyorum. Bunu idrak etmek de çok güzeldi.
Son olarak şunları söylemek istiyorum: Bu uygulamanın yaygınlaşması iyilik güzellik adına birçok şeyi dönüştürür diye düşünüyorum
İrem Coşar, 31, Girişimci
Elodie ile "Kadın olmak ne demek?" konulu pratik felsefe atölyesine katıldığımda tanıştım. Dingin ama düşünen bir zihin ile dinlendiğimi hissettiğim ve keyif aldığım bir deneyim oldu. İçten ve rahatlıkla paylaşımlarda bulunduğumuz, katkılarımızın üzerine sorgulamalarımızla düşündüğümüz huzurlu bir alan açtı bize Elodie. Günlük hayatta bu konuda bu kadar konuşmadığım için, beslendiğim, farkındalık dolu bir alan oldu. Takipte olacağım ve farklı çalışmalarına da katılacağım. Kendinize, düşüncelerinize ya da hayata, olduğu gibi bakmak ve farklı açılardan üstüne düşünmek isterseniz kesinlikle deneyimlemenizi öneririm.
Derin Barutçu - 24 - Grafik tasarımcı
Felsefi danışmanlık seansında yaptığımız çalışma bana kesinlikle iyi geldi; davranışlarımı ve düşüncelerimi ancak belirli bir derinliğe kadar kendim analiz edebiliyordum ve bu sınırı aşmak için dışarıdan gelen desteğin benim için büyük önemi var. Danışmanlık sürecinde düşünce ve eylemlerimin arkasındaki nedenlere odaklanmak, endişe ve belirsizlik duygularını hafifletti ve bu da bana oldukça iyi geldi. Seansların sıklığı ihtiyaca bağlı; çünkü bazı kavramları demlenmeye bırakmak, aldığımız aksiyonların sonuçlarını görmek için daha uzun zaman dilimlerine ihtiyaç duyduğumu düşünüyorum. Şimdiye dek yalnızca tek bir seans yapmış olmama rağmen, bu bile kendimi daha derinden araştırma konusunda özgüven kazanmamı sağladı. Seansın ardından kendi yazılarımda, seansta kullandığımız sorgulama yöntemlerini uygulamaya başladım ve böylece daha derin ve isabetli içgörüler geliştirdiğimi fark ettim. Bu çalışmayı, meditasyon ve terapi süreçlerinde olduğu gibi daha derin ve sahici bir içgörü elde etmek isteyen herkese öneririm; kimilerine biraz “agresif” veya “rahatsız edici” gelse de son derece faydalı olduğuna inanıyorum.
Danışmanlık sırasındaki bir diğer olumlu nokta, bir soru zincirini takip ederken net bir sonuç alamayacağımızı fark ettiğinizde yön değiştirebilmeniz ve seansın dinamik ile ilgi çekici kalmasını sağlamanızdı.
Pratik felsefe atölyesine ise Zoom üzerinden, tek seferlik bir çalışma şeklinde katıldım; duygularımı ifade etmek ve iç dünyamı paylaşmak konusunda kaygı duymayan biri olduğum için kendimi rahat hissettim ve seansta çeşitli farkındalıklar yaşadım. Anda, kendimi sorgulama ve araştırma konusunda yeni yöntemler edinirken sonrasında yazılarımda, davranışlarımda ve düşüncelerimde kendime karşı daha anlayışlı, nazik ve meraklı bir yaklaşım benimsediğimi gözlemledim. Atölyeleri de yine herkese öneririm, çünkü probleminizin ya da sorunuzun boyutu ne olursa olsun bilinçaltını ve düşünce-hareket biçimlerini analiz etme süreci oldukça eğlenceli ve öğretici. Son olarak çalışma stilinize ve katılımcılara karşı tutumunuza dair söyleyebileceğim, sizi çok sevdiğim ve “hep kendiniz olmanızın” gayet iyi bir yaklaşım olduğu; böyle devam etmeniz katılımcılar açısından oldukça pozitif bir deneyim sunuyor.